Murathan Coşkun: Asın Bayrakları; Milli Yas, Milli Olur!

Bu tarihi unutma Türk Evladı “02 Ağustos 2024” Türklerin ve Türkiye’nin düşmanları için Türkiye’de yas ilan edilerek selalar verildi. Gelecekte torunlarımızın bahsederken boyun bükeceği bir olay yaşıyoruz.

Bunu yapanların Türk düşmanlığından şüphemiz yok, zira zamanında Türk Milliyetçiğini ayakları altına aldığını söyleyenlerden başka bir durum beklenmezdi.

Anlamlandıramadığım konu milletimizin yaptığı bu ar*p sevicilik ve Müslümanlık adı altında ar*plaşmasıdır. Bu durum önceden beni sinir ediyor, “Atalarımızın bu kadar yüz yıldır edindiği tecrübeden nasıl hiç ders almaz?” dedirtiyordu. Fakat şu an acısını hissettirecek şekilde canımı yakan bir hal adı.

İsmail Haniye’nin öldürülmesiyle birlikte evlerde, sokaklarda, sosyal medyada ve hatta minarelerde bile bir hareket başladı. Bazılarının bu kadar üzülmesindeki sebebi anlayabiliyorum. Bu insanlar Türk düşmanı ve “Düşmanımın düşmanı dostumdur.” Düşüncesiyle hareket ediyorlar. Bunun örneği bir terörist İsmail Haniye’nin ölümü ardından aşağıdaki mektubu paylaştı.

“Haniye’nin korkakça katledilmesini lanetliyorum”

“Zulme karşı direnişle geçirilmiş her hayat anlamlıdır, saygındır. Filistin Halkı’nın liderlerinden Haniye de her daim bu şekilde anılacaktı. Haniye’nin korkakça katledilmesini lanetliyorum, kendisine Allah’tan rahmet, ailesine ve tüm Filistin Halkı’na başsağlığı diliyorum”

Bu mektup insanlık adına diye saçma sapan hümanist duygularınızı katarak yorumlayacağınız bir mektup değildir. Çünkü bu mektubun sahibi zaten çocuk katillerinin bizzat kendisidir.

Zaten aralarındaki ilişki bizlerin bildiği 2012 yıllarına kadar dayanmaktadır. İsmail Haniye’nin 04.01.2012 yılındaki Türkiye ziyaretinde Selahattin Demirtaş’a söylediği sözler Türk evlatlarının hala hatırındadır.

Haniye, Demirtaş’ı Kudüs’e davet ederken Kudüs’ü haçlı kuvvetlerinden alan Selahattin Eyyubi ile isim benzerliğine dikkat çekerek, latife yaptı ve “Kudüs yeni Selahaddin’ini bekliyor” ifadesinin ardından “Kudüs’ü özgür görmek isteriz.” Diyen Demirtaş’a karşı “Diyarbakır’ın özgürlüğünü görmek isteriz” ifadelerini kullandı.

Düne kadar hala arşivlerde bulunan bu haberler nedense bir günde tüm haber platformlarından kaldırılarak, yapılan açıklamada böyle bir şey söylemediği ileri sürülüyor. Neyse ki bu hükümet ve yandaşlarının artık söylemlerinin Türk Milleti nezdinde doğruluk kapsamında hiçbir kıymeti kalmamıştır. Bu insanların söylemleri artık bizleri acaba mı diye düşündürmemektedir.

Zaten bu hususa gelene kadar Filistin ve Filistinlilere karşı yas ilan edilmemesini gerektirecek binlerce sebep var.

Sözlerin özüne gelmek gerekirse Filistin meselesi hiçbir zaman Türklerin ve Türkiye’nin meselesi olmadığı gibi 33 şehit verdiğimizde yas ilan etmeyen, şehit haberleri yağarken kürsüde espri yapıp gülenlerin sözleri ve yaptıklarının Türk Milletinde karşılığı yoktur.

Atalarımızın da dediği gibi “Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur.” Yas ilan edilmesi gerekirse dün de dedik bugün de diyoruz yarın da diyeceğiz “Doğu Türkistan’da soykırım vardır.” Akla gelmeyecek işkencelerle asimile edilmektedir. Doğu Türkistan kelimesini bir kez ağzına alamayanlar ne insanlıktan ne Müslümanlıktan bahsetme hakları vardır ki yaptıkları zulme sessiz kalarak şeytanlık yapmak değil sessiz kalınmasını sağlayacak kadar alçaklıktır.

Milli yas, milli olur! Türk bayrağı oyuncak değil. İkide bir yarıya indirilemez!