Zehra Kaymaz: Yasa

Hayvan yasası hakkında söylemler ve tepkiler devam ederken Erdoğan’dan ‘’çok istiyorlarsa sahiplensiler’’ açıklaması geldi. Kutuplaşmaya yer arayan yurdum insanın bir kesimi bu sefer sözde kalmayıp, kedi besleyen birilerini görünce saldırmaya başladı.

Özellikle sokak köpeklerinin saldırganlaşması ve birçok can kaybına sebep olması kamuoyunda bir yasa beklentisi oluşturmuştu. Devlet yetkilerinin artık bu konuya duyarsız kalmaması fakat çözümü ötenazide bulmasının üzerine yasa hakkında tartışmalar büyüdü. Protesto yapan hayvan sever duyarlı vatandaşlar ve insan canın hayvan canından daha önemli olduğunu gerekçe göstererek bu kararı destekleyenler arasında gerginlik devam ediyor. Fakat işin boyutu büyüdü sözlü gerginliğin yerini şiddete bıraktı. Öyle ki Nilüfer ve Nilgün Tanca kardeşler oturdukları apartmanın bahçesinde buldukları sakat ve yavru kedileri besledikleri için S.D ve oğulları tarafından öldüresiye dövüldüler.

Yasa hakkında konuşanlardan biri olan Armağan Çağlayan; bizim çevremizden kimseye köpek saldırmadı, gibi akıllara zarar bir açıklama yapmıştı. Geçtiğimiz günde Bodrum’da başı boş bir köpeğe çarpmamak için kaza yapan motosiklet sürücünün ağır yaralandığı kazayla ilgili video çeken Özge Ozder köpeğin başında beklediğini bir videoyla paylaşmış, ‘’kazada yaralanan kişileri de ambulans aldı herhalde’’ demişti ve ağır eleştiriler almıştı. Hali hazırda hassasiyetle yaklaşılması gerek bir konuda böylesi şuursuz söylemler haklılığın üzerine atılmış koca bir topraktır.

Yasa hakkında tartışmalar gün geçtikçe büyümeye devam ediyor. Ana muhalefet partisi CHP oylarıyla kediler yasanın dışında bırakıldığı açıklaması gelse de hala tam bir netice söz konusu değil. Sadece mikrofon başında muhalefet yapan CHP için büyük, sokak hayvanları için küçük bir adım olsa da hiç değilse mecliste tepki gösterebildiklerini hatırladıkları için ana muhalefeti tebrik etmeden geçmeyelim.

Yanlış anlaşılmaya mahal vermeden belirtmek de fayda var: Elbette bir çocuğun yahut bir insanın, bir köpek tarafından parçalanmasını göz ardı edilmemelidir. Kesinlikle bir önlem alınmalıydı ve yıllardır beklenen istenilen bir önlemdi. Hayvan hakları kapsamında beklenilen ve istenilen çare hayvanı bulunduğu yerden al, kısırlaştır, aşılarını yap ve yerine bıraktı, toptan bir katliamı desteklemek vicdani değerlerin çok aşağısında bir tutumdur.  Zira unutulmamalıdır ki; Yeryüzünde yürüyen hayvanlardan ve gökyüzünde iki kanadıyla uçan kuşlardan ne varsa hepsi sizin gibi topluluktur (En’am Suresi 38. Ayet), diyen Allah’a, ‘’ her canlıya yapılan iyilikte sevap vardır’’ (Buhari, Müsakat,9) diyen Peygamber’e iman edenlerin çoğunlukta olduğu bir toplumda yaşıyoruz. Ve vermeye kudretimizin yetmediği hiçbir şeyi almak da bizlerin haddi değildir, hele ki mesele bir cansa…